• Konya19 °C
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Bazı memurlar siyasi parti temsilcisi gibi
08 Mayıs 2009 Cuma 15:01

'Bazı memurlar siyasi parti temsilcisi gibi'

Bir sivil toplum kuruluşunun davetlisi olarak Konya'ya gelen Bülent Arınç, Rixos Otel'de düzenlenen "Demokrasi ve Ekonomi" konulu konferansa katıldı.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bazı devlet memurlarının siyasetçilerden daha çok siyaset yaptığını belirterek, bazı kurumların bir siyasi partinin il başkanlığı gibi çalıştığını, bunun demokrasi adına yanlış davranışlar olduğu söyledi.
 
Bir sivil toplum kuruluşunun davetlisi olarak Konya'ya gelen Bülent Arınç, Rixos Otel'de düzenlenen "Demokrasi ve Ekonomi" konulu konferansa katıldı. Konferans öncesi iki ana okulu öğrencisi, üzerlerinde Türk bayrağını temsil eden ay-yıldız figürleriyle sahneye çıkarak İstiklal Marşı'nın 10 kıtasını ezbere okudu. 10. kıtanın sonunda salon tarafından ayakta alkışlanan minikler, Bülent Arınç ile fotoğraf çektirdi. Daha sonra Arınç yaptığı konuşmada, hükümet içinde kısmi bir değişiklik yapıldığını ve Başbakan'ın yardımcılığı görevini kendisine uygun gördüğünü kaydederek, "Bu ve yaptığım her türlü görevi daha ne kadar yaparsam yapayım, inandığım doğrular çerçevesinden ayrılmayarak yapmaya çalıştım ve çalışmaya devam edeceğim. Bu nedenle TBMM Başkanlığı görevini sürdürdüğüm 5 yılı başım dik sabrederek geçirdim. 23 Nisan 2006 tarihinde TBMM' de yaptığım konuşma kabul gördü ve hala ara sıra gündeme gelmeye devam ediyor. Biz Türkiye'nin daha demokrat bir hale gelmesi için çalışıyoruz. Anayasa'nın 2. maddesinde yazdığı gibi ülkemizin temel niteliklerine ulaşması için çalışıyoruz. Bu nedir? Türkiye demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir. Hepimiz buna evet diyoruz. Henüz ideal noktaya ulaşmadık ancak geçmişe bakarsak geldiğimiz nokta daha iyidir. Türkiye, geçmişe nazaran daha özgürleşti" dedi.

"DEMOKRASİ GÜÇLÜ OLACAK Kİ, EKONOMİDE AYNI ÖLÇÜDE GELİŞEBİLSİN"
 
Siyasi istikrar ve ekonomik istikrarın birbirinden ayrılmaz iki unsur olduğunu da dile getiren Arınç, "Bu iki unsurun adeta birbirinden kopmaz gerçekler olduğunu düşünüyorum. 4 dönemdir parlamentodayım ama gençlik kollarından beridir 35 yıldır siyasetin içindeyim. Ekonomiyi çok bilmem. Biz siyasetçiyiz. Amacımız, erdemli, ahlaklı bir toplum oluşturmak. Daha huzurlu, mutlu, refah yüzeyi yüksek bir toplum haline getirmek. Meclisimiz, 1920-24 anayasalarında egemenliğin tek temsilcisi olarak görülüyor. Buna göre, 'Egemenlik kayıtsız, şartsız milletindir. Millette seçtiği vekillerle bu egemenliği onlara emanet eder' denir. 1960 ve 80 anayasalarıyla egemenlik 3 güç tarafından temsil edilmeye başlandı. Bunlar yasama gücü olan TBMM, yargı gücü olan bağımsız mahkemeler ve yürütme gücü olan hükümettir. Bir ülkede demokrasi ne kadar güçlüyse ekonomi o kadar güçlü oluyor. Bizde bir laf vardır, Türkiye'de demokrasi ne durumda dense 'Milli gelir ne kadarsa o kadardır' deniyordu. Manisa'da bir laf vardır. Ne kadar ekmek o kadar köfte derler. 600 dolarlık milli gelirlik ülkede 600 dolarlık demokrasi 25 bin dolarlık bir ülkede 25 bin dolarlık demokrasi olması bekleniyor. Demokrasi güçlü olacak ki, ekonomide aynı ölçüde gelişebilsin" şeklinde konuştu.
 
1983 yılında Turgut Özal'ın 3 tane özgürlüğün çok önemli olduğunu belirttiğini anımsatan Arınç, "Bir tanesi din ve vicdan, diğeri fikir ve düşünce sonuncusu ise teşebbüs özgürlüğüdür. İnsanlar inanıyorlarsa inandıklarını öğrenecekler, yaşayacaklar. Bizim laiklikle bir sorunumuz yok. Hatta Anayasa'ya iyi ki konulmuş diyoruz. Laiklik, hükümetlerin dini kaynaklı orijinlerden kaynaklı kanun yapmamasıdır. Bunun yanından fikir ve düşünce özgürlüğü de önemli. Buralarda kısıtlama olursa, korku toplumu olursunuz" dedi.
 
Türkiye'de 2002 yılından beri bir siyasi istikrar olduğunun altını çizen Bakan Arınç, "Türkiye'de seçim kanunları yönetimde istikrar istiyor. Parçalı siyaset olmayacak. Güçlü iktidar olacak. Çünkü bizde koalisyon kültürü yok. Avrupa'da bunu başarıyorlar. Değişik fikirlerdeki partiler, belli ilkeler üzerinden siyaset yapabiliyorlar. Yıllarca ülkemizde hep koalisyon hükümetleri vardı. Ancak yıllar sonra, yıllarca çektiğimiz sıkıntılardan kurtulmak adına istikrarlı bir hükümet kurulunca yararlanmasını
bildik. Milli gelir yükseldi. Borçlarımızı ödedik. Büyüme -9'lardan artı 10'lara çıktı. Bu ülkede, 'Bu halk konuşmasını seçmesini bilmez' diyenlerde çıkabilir. Ben ne istersem o olur diyenler olabilir. Demokrasi bu değil. Bugün siyasetçiden daha iyi siyaset yapan devlet memurları var. Gerçek demokraside devlet memurları, siyasi düşüncelerini yaptıkları işe karıştırmamalıdır. Türkiye'de öyle devlet kurumları var ki, sanki bir partinin il başkanlığı gibi çalışıyor" şeklinde konuştu.

"BAŞÖRTÜSÜNE DAYANAMAYANLAR ÇARŞAFA SEMPATİYLE YAKLAŞTI"
 
Bir vatandaşın başörtüsü yasağıyla ilgili sorusu üzerine Arınç, "Ne olursa olsun üniversitede okumak için bir engel olmamalı. Kendi arkadaşları, hocaları için sorun olmazken sırf bir kesim istemiyor diye kızlarımız okullarından ayrılmamalıdır. Bununla ilgili meclise gelen yasa değişikliği teklifi ile ilgili oylamalara 3 parti katıldı. 411 oyla büyük bir mutabakatla bu değişiklik meclisten çıktı. Anayasa Mahkemesi kararlarını benimsemesek de uymak zorundayız. Bu bir anlayış meselesidir. Bazıları
başörtüsünü rejime ve Cumhuriyet'e karşı bir tehdit olarak görüyor. Ancak Türkiye artık bir dönüşüm içinde. Buna siyasilerde uymalı. Yerel seçimler öncesi oy alabilmek için masum başörtüsüne bile rıza göstermeyen siyasiler, daha büyük modelli olan çarşafa sempati ile bakabiliyor. Arıtman soyadlı bir milletvekili meclis başkanlığım süresi boyunca bana sürekli, 'Bu türbanlılar nasıl meclise girebiliyor' diye önerge veriyordu. Şimdi ise kara çarşaflı bayanlara rozet takıyor. Merak etmeyin Türkiye'nin önü açık. Her konu hukuk çerçevesinde çözülebilir. Ben buna inanıyorum" diye konuştu.
 
Konuşmasının ardından Bakan Arınç'a demokrasiye olan katkılarından dolayı bir tablo hediye edildi.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Senin Şehrin, Senin Siten
Tüm Hakları Saklıdır © 2013-2015 Haber Konya | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : +90 332 351 66 50 | Yazılım: CM Bilişim - Tasarım: INVIVA