• Konya0 °C
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
3G ile ilgili bilmedikleriniz
27 Temmuz 2009 Pazartesi 13:53

3G ile ilgili bilmedikleriniz

Üç gün sonra memlekete 3G gelecek. Psikiyatrlar yavaşlayın dese de hayat daha da hızlı akacak.
Üç gün sonra memlekete 3G gelecek. Psikiyatrlar ‘yavaşlayın’ dese de hayat daha da hızlı akacak. Cep telefonlarımız hızlı internet hizmeti verecek, ses gibi görüntü transferi de mümkün olacak, iletişim trafiği artacak. Zaman ve mekan biraz daha anlamını yitirecek. Yani teknolojinin hayatta nüfuzu artıkça kaçınılmaz olarak hayat da değişecek. Neler oluyor, olacak diye merak ettiğiniz her şeyi sorduğumuz isim Füsun Sarp Nebil. Aslında nükleer yüksek mühendisi. 86’dan beri bilişim sektöründe. 1997 Türkiye’nin ilk ISP’lerinden Alnet’in genel müdürlüğüne getirilmiş. 1999’da ‘turk.internet.com’da dahil, pek çok site yayınlayan Intervizyon şirketini kurmuş, halen bu siteleri yönetiyor. Ulaştırma Bakanlığı’nca kurulan İnternet Kurulu’nun üyesi, aynı zamanda BM’nin 2001’de seçtiği ‘9 Başarılı Türk İşkadını’ndan birisi. Bu işi biliyor, ‘İnternet, makus talihimizi yenmek için bir şans’ diyor.

3 gün sonra 3G gelecek, hayat iyice hızlanacak. Bilişim uzmanı Füsun Sarp Nebil ‘İnternet=Yaşam demek. Artık ofisler tarih olacak, tebliğler mailimize gelecek’ diyor

3G, üç gün sonra hayatımıza girecek. Ne getirecek diye soracağım ama öncesinde G’lerin tarihini dinlemek isterim.

G nesil demek; İngilizce ‘generation’. Mobil telefonları ilk olarak Motorola 1980’lerde üretti ama çok sayıda kullanıcıya ulaşması 90’ların ikinci yarısından itibaren. Biz de erken başlayanlardanız. 1G askeri telefonları ve analog teknolojiyi ifade ediyordu. 2G kullanıcıların en çok kullanmaya başladıkları dönem oldu. Sesin yanı sıra SMS gibi bazı fonksiyonlar hayatımıza girdi ve en önemlisi telefonlar dijital oldu. 3G’nin özelliği hızlı internet. 4G ise bütün bunların üzerine geliyor.

İŞYERİNE GİTMEK ZORUNDA DEĞİLİZ

  • Teknoloji çok hızlı gelişiyor, hayatımıza dahil oluyor ve hemen değiştiriyor. Yeni teknolojiyle birlikte ne değişecek hayatımızda, nedir aslında 3G?

    3G=mobil geniş bant ya da ADSL’nin mobil olanı diyebiliriz. Herhangi bir yerden bugün nasıl telefonla konuşabiliyorsak, 3G ile herhangi bir yerden interneti, ADSL’ye benzer hızla kullanabiliyor olacağız. Bu, kurumsal işlemler, finans, sağlık hizmetleri, uzaktan eğitim, mobil kütüphane, laboratuarlara erişim vs için olanak demektir. Diyelim ki satış yöneticisisiniz, ülkenin bir ucuna gittiniz. Mal satacaksınız, stoklarda ne var görmeniz gerekiyor. İşte bunu çok kolay yapabileceksiniz. Yük ve para olarak daha hafif olan netbook kullanımı da artacak. Zaten son model diye lüzumsuz laptoplar alıyoruz.

  • İşlerimizi yapabilmek için işyerlerine gitmek zorunda olmadığımız, global ofis dönemi mi başlıyor artık?

    Bravo. Zaten ‘claud computing’ eğilimi var. Eskiden muhasebe, bordro, finansman, üretim vs. herşey şirketteki bilgisayarlardaydı. Ancak teknoloji değiştikçe makineleri değiştirmek zorundasınız, güvenlik şart, sürekli gelişmesi lazım. Halbuki dünyada ‘veri merkezleri’ diye yeni bir sektör yükseliyor. Siz sunucularınızı burada tutuyor ya da onların sunucularını kullanıyorsunuz. Güvenliği, air condition’u, 7x245 elemanı var vs. Fiyat da cazip. Eh bu durumda, evden ya da 3G ile plajdan, dağdan, köyden istediğin yerden çalışabilirsin. Makineniz zaten merkezde, internet erişimli her yerden kullanabilirsin.

  • Ama şirket bilgilerini dışarıda tutmak ne kadar güvenli?

    Temel soru, korku da bu. Ama bunların çözümleri var. Şifre gibi, felaket planlaması gibi. İnternet tarihi yeni oluşuyor. Biliyorsunuz internetin temel sorunlarından birisi virüsler. Bunları bir takım insanlar yazıyor. Önceleri sadece beceri göstermeye yönelikti, binlerce bilgisayarı çöktürmek marifet ve amaçtı. Bugün çöken bilgisayar yok ama ele geçirilmiş ve ruhunuz duymadan çalışan bilgisayarlar var.

    ‘RUS FISTIK’ TUZAĞINA DİKKAT

  • Nasıl yani?

    Hani şu mailler; Rus fıstık, ‘gel şu adreste seni bekliyorum’ diye yazıyor. Gidip baktığınızda, siz fark etmeden mesela İnternet Explorer’ınızın açıklarından yararlanıp bilgisayarınıza bir takım yazılımlar ithal ediveriyorlar. Bu yazılımlardan birisi klavyenizdeki tuş hare-

    ketlerini kaydederken (böylece şifrenizi ele geçirip hesabınızı boşaltıyorlar), bir diğeri bilgisayarı zombi haline getiriveriyor. Zombi makine içine yüklenen yazılımın emrettiğini yapan bilgisayardır. Mesela gider dünyanın öbür ucundaki bir sitedeki yazıyı tıklar. Ya da dDos saldırısı yapar. Bu tür hareketleri, habere tıklamayı para ile satın alanlar var. Artık virüs yazmak beceri göstergesi olmanın yanı sıra para kazanma yolu.

  • Pek de güvende değiliz o halde?

    Gerçek hayatta nasıl her yere gitmiyor, gece yarısı Beyoğlu’nun arka sokaklarına girmiyorsanız, internette de her yere gitmemelisiniz. Çocukları için dikkat şart.

  • Önlem olarak ne yapmalı?

    Nereye girebileceğinizi, sizi hangi programların koruyabileceğini, çocuklarınızın kullanacağı programları öğreneceksiniz. İnternet =Yaşam artık. Bilmediğimiz kişilerden gelen maillerdeki adreslere, bilmediğimiz sitelere bakmayacağız. Virüs programımızı güncel tutup sızmalara karşı Firewall yazılımı kuracağız.

    YOUTUBE’U KAPATAN HAKİM DEDİ Kİ

  • Hukuk mevzuatımız teknolojinin bu hızına yetişebiliyor mu?

    Hukuk da yaşadıkça oluşuyor. Hukukçular teknik olaylardan anlamıyor, internetçiler işin hukuki sonuçlarını bilmiyor. Onları bir araya getirdik. Abant’ta youtube’u kapatma kararı veren hakim şöyle dedi: ‘Burada anladım ki ben bir siteyi kapatınca aslında onu kullananlara da ceza vermiş oldum’. Çok güzel bir cümle bu.

    Gecikmiş bir idrak cümlesi ama!

    Şimdi herkes anlamaya çalışıyor. Hukukçularımız geri değil, toplantılarımıza koşa koşa geliyorlar. Artık hayat başka bir yere akıyor çünkü. Mahkeme tebliğleri elden yapılmayacak mesela. Avusturya’da oldu bu, facebook’tan yapılan tebliği kabul etti mahkeme. Türkiye’de de şu an ‘elektronik tebliğ kanunu’ hazırlanıyor, yakında burada da uygulanacak. Kimlik numaranızla tebliğ mailinize gelecek artık.

    67 milyon ‘cep’ 24 milyon ‘net’


  • Türkiye’de cep telefonu sayısı kaç?

    67 milyon civarı. Bunların 4 milyonunun telefonu 3G’ye uygun.

  • 63 milyon telefon peyderpey 3G’ye dönüşecek demek ki .

    Çin de 3G’ye bizimle eş zamanlı geçti. Chine Mobile firmasının 400 milyon abonesi var. Yılsonu hedefi 10 milyon iken, şu ana kadar ulaştıkları rakam 1 milyon. Buna bakıp 3G aboneliği hızlı artmıyor diyebiliriz. Ama Türk insanı teknolojiye çok hızlı adapte oluyor.

  • Biz bu teknolojiyi dünyayla eş zamanlı mı takip ediyoruz, geriden mi?

    Erken geldi aslında internet, 1993’te TÜBİTAK’la geldi. 97’de Turnet kuruldu ve ISP’lere izin verildi. 3G gibi ADSL de geç geldi, 2004’te. Ulaştırma Bakanımızın verdiği rakamlara göre ülkede 24 milyon internet kullanıcısı var.

  • Üçte bir. Ortalama fena değil sanki.

    Türkiye’nin yaş ortalaması 28 ve arka cebinde cep telefonu taşıyan çöpçülerimiz var. Dünyanın başka yerinde yoktur. Teknolojiye meraklıyız, evet.

  • Dünyada nasıl internet kullanımı?

    Avrupa ülkelerinde, ABD’de, Japonya ve Kore’de çok iyi, biz ortalardayız.

    Mobil imza ile banka cebinizde

  • 3G ile cep telefonlarından bankacılık finans işlemleri yapılabilecek. Güvenlik nasıl sağlanacak, mobil imza ile mi?

    Güvenlik bankanın sorumluluğu. Sizin sorumluluğunuz, şifrenizi kimseye vermemek, virüs yazılımlarınızı güncel tutmak. TÜBİTAK’tan aldığınız bir şifredir elektronik imza. O şifreyle işleminizi yapıyorsunuz. Mobil imza da cep telefonunuzdan alabileceğiniz, o anda oluşturulduğu ve bir kez kullanıldığı için de güvenli bir şifredir. 3G ile daha da yaygınlaşacak.

  • Cep telefonları pahalı cihazlar. Kaybolması, çalınması halinde ne yapılmalı?

    Cep telefonunda mantalite değişikliği var. Artık o kadar pahalı değiller. Çalınsa da satış fiyatı düştü. Ayrıca hattınızı bloke edebiliyorsunuz. Yurt dışında yeni bir şey geliştiriliyor. Sim karttan telefonun bulunduğu yer tespit edilip hırsız yakalanıyor.

    Türk Telekom anlaştı: Sabit hatlar mobilleşecek

  • Faturalarımıza nasıl yansıyacak 3G?

    Aslında şu anda da yansıyor, internet paketiyle. Görüntülü görüşmenin fiyatı, sesli görüşmeyle aynı olacak deniyor. Tarifeler açıklanmadı ama dünyadaki tarifeler 15, 20, 30 dolar gibi, bizde de öyle olur sanırım. Bu yeni dönemde telefon operatörlerinin 3G trafiğini artırmak için cep telefonu hediyeli kampanyalarını göreceğiz. Dünyada 3G kullananlarda şöyle bir sorun oluştu yalnız; internetten çıktıkları halde interneti kapatmayı unutanlar korkunç faturalar ödedi, 35 bin sterlin gibi.

  • Türkiye’deki kullanıcılar dikkat!

    Türkiye’de, BTK’nın (Bilgi Teknolojileri Kurumu) takibi nedeniyle böyle faturalarla karşılaşmayacağımız söyleniyor.

  • Şimdi 3G için telefonlar değişecek, bir iki yıl içinde 4G sonra belki 5G gelecek. Habire telefon mu değiştireceğiz biz, hepsini içerecek telefon üretilemez mi?

    Her teknoloji için operatörün ve telefon firmasının kurduğu bir alt yapı bir de telefonlarımız var. Bu standartlar 3G için hazır ama 4G için henüz standartlar geliştiriliyor. Belirsizlikler var ama enteresan olan şu: Mobil telefon tarafında bunca gelişme olurken sabit telefon ve ADSL tarafında da Wimax gibi hareketler var: İspanya’da bir firma var, google yatırım yaptı bu firmaya. Bu firma wi-fi olan noktaları birbirine bağladı. Şu restoranda bu cafede zaten wimax vardı, şimdi aralarına kablo çekiliyor. Eviniz de dáhilse, telsiz telefonunuzu elinize alıp Starbucks’a gidiyor evden arıyor gibi istediğiniz yeri arıyorsunuz. Türk Telekom da anlaşma yaptı. Bu yeni bir haber. Önümüzdeki günlerde bununla ilgili çalışmalar yapılacak.

  • Sabit hatlar da artık mobil olacak yani.

    Evet, sabit ve mobil teknolojisi yakınlaşıyor.

    Çocuğunuzun ne yaptığını bilin

  • İnternette kapatılan siteler var. Çocuklar için sınırlar haliyle daha dar. Çağrışımı özgürlük olan internette bu tür sınırlamalara tepkiler de var ama.

    5651 sayılı kanun internet camiasından tepki topladı ama çocukları tüm dünya koruyor. Yalnız yurt dışında içerikle ilgili sorun olduğunda sınırlamaları, içinde sosyologu psikologu olan bağımsız, nötr sivil toplum örgütleri yapıyor. Böylece daha bağımsız karar verildiğine inanılıyor. Devlet kapatınca ‘acaba bir gün...’ gibi kaygılar oluşabiliyor. Bizde 9 başlık nedeniyle kapatılıyor: Çocuk pornosu, müstehcenlik, uyuşturucuya alışkanlık, bahis siteleri. Atatürk’e karşı... Bugün bence kapatılan site sayısında ve nedeninde gariplik yok.

  • Aileler filtre programlarla çocuklarının zararlı sitelere ulaşmalarını engelleyebiliyor fakat 3G nedeniyle dikkat etmeleri gereken yeni bir şey var mı?

    Filtre programları olsa bile çocuğunuzun bilgisayarını mutlaka görebileceğiniz şekilde yerleştirin. Odası yerine salona, duvara değil görebileceğiniz yöne. Onu engellemeyin, engellerseniz çağdışı bırakmış olursunuz ama ne yaptığına bakın.

  • Okullarda da eğitici yönlendirici bir dersin zamanı geldi sanki...

    Yüzde yüz. Bu hayatımızın bir gerçeği, artacak da. Velilere için de eğitim olmalı.

  • Sektöre yönelen gençler için üniversitelerin ilgili bölümleri yeterli mi?

    Yetersiz. Bilişim, bilgisayar mühendisliği konusunda her üniversitede bölüm var ama mezunlarının yapabilecekleri kısıtlı. e-ticaret, internet reklamcılığı, internet güvenlik uzmanı gibi alt dallar daha önemli.

  • Bu yeni teknolojilerin en büyük yansıması da medyaya olacak herhalde.

    Medya ve reklam sektörü etkilenecek. Google reklam vermeyen yüzde 80’den reklam aldı. Pizzacıyla pizza arayanı buluşturdu. Öyleyken internette reklamlar daha grupsal. 3G’de daha kişisel olacak. Direkt kişiye ulaşacak, cebine reklam gönderilecek. Reklam sektörü büyük değişim geçiriyor geçirecek, medyayı değiştirecek. IP sistemiyle istediğiniz yayını istediğiniz zaman izleyebileceksiniz. IP tv geldiğinde tvler için hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.
  • Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
    Senin Şehrin, Senin Siten
    Tüm Hakları Saklıdır © 2013-2015 Haber Konya | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : +90 332 351 66 50 | Yazılım: CM Bilişim - Tasarım: INVIVA