• Konya20 °C
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
“1 Kasım seçimleri  yeni Türkiye’nin inşası için bir fırsattır”
25 Ekim 2015 Pazar 11:30

“1 Kasım seçimleri yeni Türkiye’nin inşası için bir fırsattır”

MÜSİAD Konya Şubesi Cuma Konferanslarında bu hafta 1 Kasım Seçimleri ve Yeni Türkiye konusu masaya yatırıldı.

Konferansa konuşmacı olarak katılan Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yılmaz Bingöl katılımcılara son dönemde ülkemizde yaşanan gelişmeler ve 1 Kasım seçimleri hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Toplantının açılış konuşmasını yapan MÜSİAD Konya Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Av. Mehmet Ali Özbuğday, “Toplum olarak 7 Haziran seçimlerinden sonra çok önemli süreçlerden geçiyoruz. Yaşanan olaylar 1 Kasım’da gerçekleştirilecek olan erken seçimlerin önemini bir kar daha artırmış durumda. Bu hafta bizler de 1 Kasım seçimlerinin Yeni Türkiye’ye etkilerinin neler olacağı ile ilgili değerlendirmelerde bulunma istedik” dedi.

Konya’nın özellikle son on yılda her alanda yaşadığı değişim ve dönüşümün Yeni Türkiye modelini yansıttığını ve bu idealin anlam kazanması adına Konya’nın model bir kent olduğunu belirterek konuşmalarına başlayan Prof. Dr. Yılma Bingöl, “Yeni Türkiye kavramının ne anlam ifade ettiğini idrak etmek için eski Türkiye’nin getirdiği normlara, alışkanlıklara, eksiklere, yanlış ve keyfi uygulamalara, marazlara da bakmak gerekir. Eski Türkiye’nin ülkemize zarar veren en kötü alışkanlığı ise kendi vatandaşlarını dini inancı, siyasi görüşü ve yaşam tarzı başta olmak üzere pek çok nedenden dolayı ayrıştırması ve ötekileştirmesidir. Eski Türkiye diye ifade ettiğimiz kavram aslında toplumumuzun özüne, ruhuna ve sosyal dokusuna uymayan Batı’nın yanlış uygulamalarının kopya edilerek ülkemize uydurulmaya çalışılması ve dayatılmasıdır. Bu dayatma zamanla milletimiz arasında farklı grupların ve ayrılıkçı düşüncelerin ortaya çıkmasına da sebep olmuştur. Eski Türkiye’nin bu alışkanlıklarından zarar görmeyen kesim yok denecek kadar azdır. Bu durumu aşmak için de millet olarak özünü kendi milli ve manevi değerlerinden alan, toplumun tamamını kuşatan, dini inancına, ruhuna ve özüne uygun Yeni bir Türkiye’ye mutlak bir suretle ihtiyacımızın olduğu açıkça ortadadır. Millet olarak, özellikle son on yılda ülkemizde her alanda yaşanan gelişmeler ışığında eski Türkiye paradigmasının yanlış uygulamaları ile ülkemizin önünü tıkar hale geldiğini görme şansı elde ettik. Bu noktada son on yılda ülkemizi yöneten siyasi irade tarafından eski Türkiye’nin kod ve referanslarından Türkiye’yi arındırarak Yeni Türkiye’yi inşa etmeye yönelik çok önemli çalışmalar yürütüldüğünü görüyoruz. Bu dönemde demokratikleşmeden yargı reformlarına, insan haklarından anadilde eğitim ve yayıncılığa, yerel yönetimlerin güçlendirilmesinden büyükşehir yasasına, eğitimden sağlığa, pek çok alanda devrim niteliğinde uygulamalar hayata geçirildi. Bütün bu çalışmalar Yeni Türkiye’nin inşası ve imarı adına çok büyük adımlar ancak; bu idealin tam anlamıyla hayata geçirilmesi için yeni bir anayasaya acilen ihtiyacımız olduğu da açık bir gerçektir. Anayasalar gerçek manada toplumsal uzlaşı ile hazırlanan ve toplumun her kesimini kapsayan sözleşme niteliği taşımak zorundadır. Ülkemize baktığımızda ise bu durumun böyle olmadığını tam aksine darbelerle ve askeri vesayetlerle millete zorla kabul ettirildiğini görüyoruz. Şu an yürürlükte olan anayasa da askeri darbe sonucu millete zorla kabul ettirilmiş; üzerinde pek çok düzenleme yapılmasına rağmen ruhu ve felsefesi itibari ile anayasadan darbenin izleri silinememiştir. Yeni Türkiye’nin ruhuna ve özüne uygun olmayan bu anayasa beklentileri karşılamadığı ve günümüz Türkiye’sini ifade etmediği için milletimizde yeni bir anayasa beklentisini de beraberinde getirmiştir. Mevcut anayasada milletimizde bu güçlü beklentinin oluşmasına sebep olan pek çok yanlış uygulama bulunmaktadır. Örnek verecek olursak, çok uzun yıllardır 1982 Anayasası’na dayandırılarak kamusal alanda ve eğitimde uygulanan başörtüsü yasağının mevcut siyasi iradenin ve bu yasağı uygulayan kurumların yöneticilerinin değişmesiyle aslında bu ve bunun gibi pek çok yanlış uygulamanın tamamen keyfiyetten kaynaklandığını görürüz. Geleceğin Yeni Türkiye’sini inşa edebilmek adına yapılacak en önemli çalışmalardan birinin de çözüm süreci diye adlandırdığımız Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi’nin nihayete erdirilmesi olduğu inancındayım. Çok uzun yıllardır ülkemizin önünde en büyük engel olarak duran bu sorunun bir an önce çözüme kavuşturulması gerekmektedir. Çünkü ülke olarak bu konuda çok ağır bedeller ödedik. Ülkemiz üzerinde kirli emelleri olanlar her defasında terörü kullanarak ülkemizin ilerleyişini durdurmak istediler. 7 Haziran seçimlerinin ardından yaşanan olaylar ve ülkemizde yaşanan tüm gelişmeler ışığında 1 Kasım seçimlerinin Yeni Türkiye’nin inşası için bir fırsat olduğuna ve eski Türkiye ile Yeni Türkiye arasında tercih yapma anlamını taşıdığına inanıyorum” şeklinde konuştu.  

Konferans soru-cevap bölümü ve MÜSİAD Konya Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Av. Mehmet Ali Özbuğday’ın günün anısına Prof. Dr. Yılmaz Bingöl’e hediye takdimi ile son buldu.                 

Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Senin Şehrin, Senin Siten
Tüm Hakları Saklıdır © 2013-2015 Haber Konya | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : +90 332 351 66 50 | Yazılım: CM Bilişim - Tasarım: INVIVA